UBP'ye sızamadı, YDP'nin üstüne basarak yükselecek! - Evrensel KıbrısEvrensel Kıbrıs

27 Nisan 2024 - 15:41

UBP’ye sızamadı, YDP’nin üstüne basarak yükselecek!

Son Güncelleme :

02 Şubat 2024 - 12:47

541 views
UBP’ye sızamadı, YDP’nin üstüne basarak yükselecek!

Daha dün UBP’ye sızmak istemişti,

Elbette ki YDP ile bir gönül bağı yoktur!

Dün partiye giren adamın bugün demokrasi kisvesi altında partinin başına geçme hırsı, “hadsizce, bencilce ve ukalaca” geliyor.

Rana Sarro’nun yazısı…

Partinin kurucusu ve 2016 yılından beridir Genel Başkanlığı’nı yürüten Erhan Arıklı’nın beklenmedik ve şok eden rakibi Talip Atalay’dan söz ediyoruz.

Bir zamanların Talip Atalay hocası, din işlerinden sıkılmış siyasete soyunmuş…

Onunla da yetinmemiş, hangi siyasi partinin başına geçebileceğinin gizli hesaplarına girmiş.

Yeniden Doğuş Partisi’ne gönül vermiş, emek vermiş, yıllarını vermiş kişilerin, bir anda üzerine basarak, yükselmeye çalışıyor.

‘Partiyi kurtarmaya çalışıyor veya bayrağı devralıp partiyi ileriye götürmeye çalışıyor’ diyemiyoruz. Zira bunun partiyi düşünmekle bir ilgisi yok.

İlk önce UBP’den şansını denemiş. Daha sonra YDP kendisini kabul etmiş. Milletvekili seçilmesi de bu sayededir.

Şimdi ise daha dün girdiği partinin genel başkanlığını almaya çalışıyor. Kendisine daha dün kucak açmış insanlara nankörlük yapıyor. Genel başkanlık hevesi için bari biraz partide eskimeyi, köklenmeyi bekleseydi keşke.

Biliyorsunuz, YDP Genel Sekreteri ve Milletvekili Talip Atalay, 3 Mart tarihinde gerçekleşecek olan Parti Olağan Kurultayında Genel Başkanlık için aday olacağını açıkladı.

DÜN SIZDIĞI PARTİNİN GENEL BAŞKANLIĞI’NA SOYUNDU

Din işleriyle ilgili vaazlar veren ve çoğu zaman eleştiri konusu olan Talip Atalay’ın bir anda siyasete atılması ve Yeniden Doğuş Partisi’nin içerisine sızması ve daha dün sızdığı partinin genel başkanlığına soyunması halkın antipatisine neden oluyor.

Zira Genel Başkan Erhan Arıklı da aynı sözleri sarf etti. Partinin kurucusu olan ve partiye emek veren, yürek veren Erhan Arıklı, “Talip hocanın aday olacağına inanmıyordum. YDP’nin kuruluşunda o zorlu günleri yaşamayan birisiydi. Milletvekili seçilince YDP’den içeriye girdi” diyerek, yaşadığı hüsranı ifade etmiş.

ATALAY ÖNCE UBP’DEN ADAY OLMAYA ÇALIŞTI…

Arıklı, çok önemli bir de hatırlatmada bulundu. “Atalay’ın milletvekilliği seçimlerinde ilk başta Ulusal Birlik Partisi’nden (UBP) aday olmaya çalıştığını hatırlatarak, “Fakat kabul görmemişti. Sonrasında bizim kontenjan adayımız oldu” ifadelerini kullandı.

DİN İŞLERİNİ BIRAKTI, SİYASETE BULAŞTI, ŞİMDİ DE PARTİ DAĞITMAYA GİRİŞTİ

Yani anladığımız şu ki, din işleri başkanlığından sıkılmış siyasete atılmak istemiş, ki bu çok antipatik yani itici geliyor. Bir din adamının siyasetçi olarak kabul görmesi zihinlerde uzunca bir zaman alır gibime geliyor. Bununla da yetinmeyip, sayesinde milletvekilliğe seçilmiş, daha dün içine atıldığı bir partinin genel başkanlığına da soyunması hadsizce, ukalaca ve bencilce algılanıyor kanısındayım.

İlk önce Ulusal Birlik Partisi’nden milletvekilliğe aday olmaya çalışan bir kişinin elbette ki Yeniden Doğuş Partisi ile uzaktan yakından bir gönül bağı olmadığı aşikardır.

‘PARTİM DARBE ALIR’ DİYEREK ÜZÜNTÜSÜNÜ İFADE ETTİ

Arıklı, YDP’nin çok adaylı kurultayları kaldırmadığını söyleyerek, “Ben her şartta kazanırım fakat partim çok büyük darbe alır” açıklamasında bulundu. Bu sözü aklımıza, “besle kargayı oysun gözünü” sözünü getiriyor.

Yani daha dün kendisine kucak açan bir partinin ve kendisinin milletvekilliğe seçilmesini sağlayan bir partini menfaatine mecliste çalışması, partililerinin sorunlarını meclise taşıması ve çözüm bulması gibi bir misyonu ve bir heyecanı olacağına, Talip Atalay’ın halen kişisel menfaatlerinin peşinde partinin başına geçme heyecanı, dışarından bir gözle bakıldığında nankörce algılanıyor.

Bir parti bir kişiyi niye partisine kabul eder ve milletvekili adayı yapar? Seçilmesi için niye çabalar?

Meclise girmesi ve parlamentoya o partinin üyelerinin, tabanın ve genelde halkın sorunlarını yansıtması için değil mi?

Peki, bizim bir zamanların Talip Atalay hocası napıyor?

Partinin tabanın mecliste vekâletini sağlamak yerine, yani partiyi kurarken Genel Başkan Erhan Arıklı’nın da dediği gibi, ‘Ezilenlerin, hor görülenlerin, yok sayılanların partisinin sorunlarını, mağduriyetlerini meclise taşımak yerine başka hesaplara girmiş.

Vekil demek, halka vekalet eden demektir. YDP de Talip Atalay’ı bunun için meclise göndermiştir.

Şahsen ben kendi adıma söyleyeyim, YDP’li olmamama rağmen, Talip Atalay’ın kurultay adaylığını ilk duyduğum anda çok gıcık kaptım. Bana çok itici geldi. “Dünkü adam partinin başına geçmeye çalışıyor” diye düşündürdü ilk etapta. Akabinde, UBP’den parlamentoya girmeye çalıştığı bilgisi üzerine daha da itici geldi.

Hele ki, bu bencilce hareketi yetmezmiş gibi üstüne bir de mevcut Genel Başkan Erhan Arıklı’nın adaylıktan çekilmesini beklediğini söylemesi, daha da hadsizce geldi.

ARIKLI SEÇİLİNCE ATALAY PARTİDE NASIL DURACAK?

Peki, ben soruyorum, partiyi kuran, bugünlere getiren, tabanına her daim sahip çıkan Arıklı seçilince, Atalay ne yüzle o partide duracak ve ne yüzle partilinin ve Erhan Arıklı’nın yüzüne bakmaya devam edecek?

Zira partililer, halen kendisini partili olarak bile benimsememişken, sen kalkıp da partiyi kuran, bugünlere getiren halen genel başkanı olan ve parti ile özdeşleşmiş bir isim için hadsizce ve ukalaca, kurultay yarışından geri çekilmesini bekliyorum” dersen, tüm partiliyi karşına alırsın kanısındayım. Geçmiş seçimlerde partinin genel başkanına savaş açan Bertan Zaroğlu’nu eleyen partili, elbet Talip Atalay’ı da elekten geçirecektir. Bekleyip göreceğiz.

YORUM YAP

YASAL UYARI! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, pornografik, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen kişiye aittir.