Sadık Gardiyanoğlu’na bence kimsesiz çocuklardan, engellilerden, kimsesiz yaşlılardan aldığı dualar yeter….
Rana Sarro yazdı…
Yakın geçmişte Kalkanlı Yaşam Evi’nin kapıları sıkı sıkı kapalıydı. Ödleri kopardı bahçe kapısından biri girmesin.
O zaman bu yapı Sağlık Bakanlığı’na bağlıydı. Ne doğru yapıldı da Çalışma Bakanlığı’na devredildi.
Sağlık Bakanlığı uhdesinden alınıp Çalışma Bakanlığı’na bağlanan Kalkanlı Yaşam Evi’nde Güvenlik bahçe kapısından bir araç görünürse koşmaya başlardı. Kamusal alanda yasak koyarlardı akıllarınca.
Sadece mevcut düzene seyirci kalacak olanlar kabul edilirdi binaya.
Bugün ise Çalışma Bakanı Sadık Gardiyanoğlu, “gidin görün ziyaret edin” diye telkinde bulunuyor bize.
“Beş yıldızlı hotele çevirdim” diyerek, gurur duyuyor haklı olarak.
Az önce gördüm, Kalkanlı Yaşam Evi facebook sayfasında, yaşlılara molehiya pişirilmiş bugün.
Yaşlıların fotoğraflarını da paylaşıyorlar.
Daha evvel korku filmi gibi bir yerdi. Şimdi ise gördükçe içimiz açılıyor.
Geçen gün oraya gidip Mert beyle binayı da gezdik, hastaları da gördük. Girişte oturma alanında oturuyorlardı hep birlikte huzur içinde.
Bina kokmuyordu, yerler tertemizdi.
Ani gitmeme rağmen sorumlu Mert bey, “gelin binayı gezelim” dedi korkusuzca.
Eski sorumlu ve eski personel gönderilmiş. Yenilerle devam edilmiş. Ne iyi yapılmış.
Geçmişte facebookta da, reelde de köşe bucak saklarlardı yaşlıları görmeyelim, duymayalım, bilmeyelim diye.
Fedakar Çocuk Doktoru Sevgi hanım da, yaşlıları hasta bakıcı ile birlikte gerektiğinde kendi aracıyla bile alıp hastaneye götürüp geri getiriyor. Orada sürekli duran bir ambulans tipi, yaşlı nakil aracı da bulunuyor.
Herkes huzurlu, herkes mutlu ve gizlenmiyor, aleni yaşıyorlar.
Herkes fedakar herkes sevgi dolu orada.
Sosyal Hizmetler Dairesi’nden Mert Bekir kurumun sorumlusu olarak atandı. Belli ki özenle seçildi.
Sadık Gardiyanoğlu anlatmıştı, banyonun sadece 1 tanesi kullanılırdı. 50 yaşlıyı 1 banyoda yıkarlardı.
Orada çalışan hemşireler ve personel cadı kazanıydı. Bir erkek hemşire öteki hemşire ve hasta bakıcıları konuşmasınlar diye tehdit ederdi. Ses kayıtları bana atılmıştı.
Erkek hemşire oradaki bir hasta bakıcı ile gizli ilişki yaşardı, yaşam evinde BAZI kadın personeli kucağına oturturdu. O dönem yazmıştım ve bir hemşire sürülmüştü.
Onlar orda oynaşırken, kavgalar şantajlar, dedikodular havada uçuşurken, yaşlılar da o ortamda kah yaşar kah ölürlerdi.
O nedenle Sadık Gardiyanoğlu bizim için büyük bir şanstır. Kıymetini bilmeliyiz.
KTAMS her bakanı protesto edebilir ama Sadık Gardiyanoğlu’nu yedirmeyiz!
Bakanlığına bağlı Çalışma Dairesi eskiye nazaran iyi çalışıyor.
Sosyal Sigortalar eskiye nazaran sistemi de işleyişi de toparlanmış durumda. Artık iflas haberleriyle gündeme gelmiyor.
İhtiyat sandığında daha iyi sanırım.
Sosyal Hizmetler tarihte ilk kez soayal devlet görevi görüyor. Sosyal Hizmetler Dairesi’ne bağlı 4 ilçede engelli merkezi var. Kimsesiz veya devlet korumasına alınan çocuk yuvası bulunuyor. Yaşlı bakım ve huzur evleri var.
Bu ülkenin engelli insanına, yaşlılara, kimsesiz çocuklara tarihte ilk kez sosyal devlet görevini sunan Sadık Gardiyanoğlu’na bence kimsesiz çocuklardan, engellilerden, kimsesiz yaşlılardan aldığı dualar yeter.
Sadık Gardiyanoğlu’nun eşini de tanıdım. Cumhurbaşkanımızın ziyaretine gittiğimde orada görevli polistir eşi. O da çok mükemmel bir insan.
O nedenle Sadık Gardiyanoğlu her daim Çalışma Bakanı kalmalı.