Hukuksuzluk, usulsüzlük, adaletsizlik ve partizanlıklarla anılan UBP’nin bu halleri, seçilemeyen bir kişiyi Meclis’e başkan yapmaya çalışmasıyla maalesef ki tescillendi.
Ziya Öztürkler’in de eğitimci yönüyle farklı zannedildiği yanılgısına düşmemize neden olmuştu.
İçişleri Bakanlığı döneminde yaptığı yanlış hareketler sonucunda hem halkın hem de partililerinin gözünden kısmen düşmüş; Meclis Başkanlığı görevinde ‘hukuksuz’ olmasına rağmen ısrarcı tavrı ise bunu tescillemiştir.
Yasa yapma görevi olan Mecliste bunu yapan, acaba Bakanlık görevlerinde kapalı kapılar ardında neler yapmaz soruları akıllara geliyor.
Bir eğitimciye yakışmayan bu tavırları nihayet dün itibariyle son bulurken; CTP’nin sayesinde UBP de Meclis Başkanı’nı ‘Hukuka uygun olarak’ seçmeyi başardı.
“Ziya Öztürkler doğru olanı yaptı, siyasi kariyerini kurtardı” dedi meslektaşım Ayşemden Akın.
Bence ne siyasi kariyerini kurtardı, ne de doğru olanı yaptı.
Geç kalınmış bir hareketten ve yarattığı krizden sonra siyasi kariyerini kurtaramaz. Bilakis herkes kendisini koltuğa zoraki yapışmasıyla ve hukuksuzluğa rağmen kolktuk sevdasıyla hatırlayacak.
Mecbur kalarak verdiği istifasının ardından CTP’nin kışkırtmasıyla UBP birlik olabildi ve bir kişi üzerinde mutabık kalıp, Meclis Başkanını nihayet seçebildi.
Şunu anlamayanlar var. Evet yine Ziya Öztürkler Meclis Başkanı olacak ama sözde ‘Yüce Meclis’te hukuksuz bir duruma göz yumulmamış olunacak. Bu farkı anlamayıp, halen ‘ne değişti yani şimdi’ diye soranlar var.
CTP en başından söyledi, “şahıslar bizim için önemli değil, isterlerse yeniden Ziya’yı seçsinler” dedi.
CTP’nin tek hatası, Doğuş Derya’nın ezelden ebede doğru devam eden taşkınlıklarına seyirci kalmaktır. Bir de Meclis’teki bu hukuksuzluğu, yasadışılığı protesto ederken, bir yandan da Yenidoğan Ünitesi krizini gündemde tutmamaktır.
Tufan Erhürman ilk gün kendilerinin döneminde atadıkları Sağlık Bakanlarını alıp yenidoğan ünitesine gitti, sonra anladı ki Filiz Besim döneminde de oradaki laçka durum aynıydı ve; “şuan aile acılı zamanı geldiğinde söylenecek çok söz var” dedi ve konuyu kapattı, güya kendisi de bir babaydı. Halbuki bu bir hükümeti devirme, Meclis’ten çekilme nedeniydi. Ve halkı da arkasına alabilecek, kitleleri peşinden sürükleyebilecek bir zamandı.
Fakat siyasi korkuları nedeniyle bir meclis krizi yaratıp, sağlıktaki krizi sümenaltı ettiler.
Bundan sonra yenidoğanda ve hastanelerde yaşanacak ölümlerden ana muhalefet partisi de sorumludur.