“Bizim mücadelemiz ‘kadınların’ başörtüsüyle alakalı değildir. Öğrenciler tek tek kapatılıp okullara gönderiliyor, bunun siyasal islam dayatması için, stratejik olduğuna inanıyoruz. ” diyen Selma Eylem, Ada Haber’e konuştu.
Kıbrıs Türk Orta Eğitim Öğretmenler Sendikası (KTOEÖS) Başkanı Selma Eylem, yarın Anayasa Mahkemesi’ne de duruşması görülecek olan Disiplin Tüzüğü ile Gazeteci Rana Sarro’ya konuştu.
Selma Eylem, “biz bu tüzüğü tanımıyoruz, uygulamıyoruz, uygulatmıyoruz. Eylem hakkımızı kullanıyoruz” dedi. Öğretmenlerin tüm tehditlere rağmen elini taşın altında koyduğunu söyleyen Eylem, “tüm örgütler, sendikalar ve toplum öğretmenlerimizin yanındadır. Kız çocukları üzerinden böyle bir dayatma yapılmasına toplumumuz çok hassastır” diye konuştu.
“UĞRAŞTIĞIMIZ NE KADINLARIN NE DE KIZLARIN BAŞÖRTÜSÜ DEĞİLDİR”
Gazeteci Rana Sarro’ya konuşan KTOEÖS Başkanı Selma Eylem, sendikal mücadelelerinin farklı yönlere çekilmek istendiğini ve bu konuda bir takım algılar yaratılmak istendiğini söyledi ve vurguladı:
“Mesele kızların, kadınların başörtüsü konusuna çekilmeye çalışılıyor. Bizim uğraştığımız ne kadınların ne de kızların başörtüsüdür. Bizim mücadele verdiğimiz kız çocuklarının bedeni üzerinden böyle bir dayatma yapılmasıdır. Bu bir siyasal islam dayatmasıdır. Tüm toplum da bu konuda hassastır. Mücadelemiz, laik toplum, laik eğitim ve çocuklarımızla ilgilidir. Çünkü bu konuda bir takım algılar yaratılmak üzere ifadeler kullanılıyor.”
“OKULDA KAOS YAŞANDI”
Selma Eylem, Disiplin Tüzüğü ile ilgili gelinen son aşama hakkında gazetemize bilgiler verdi ve eyleme devam edilen Bekir Paşa Lisesi’nde bir kaos yaşandığını şöyle aktardı:
“MÜDÜR, BAKANLIĞIN TALİMATIYLA SINIFLARI KİLİTLEDİ”
“Bekir Paşa Lisesi’nde öğretmenlerimiz eylemdedir. Dün orada olaylar yaşandı. Müdür, Bakanlığın talimatıyla sınıfları kilitledi. Sınav yapmayacaksanız eğer ders yapamazsınız diyerek, öğretmenleri sınıfa koymadı. Çünkü Disiplin Tüzüğü’nden dolayı öğretmenlerimiz eylemdeyken, bir buçuk ay önce son üç gün sınavlar yapılamadı. Disiplin Tüzüğü geri çekildiğinde, öğretmen yapmak istedi, ancak okul Müdürü ve Bakanlık buna izin vermedi. Bildiğiniz gibi, 28 Nisan’da biz halkla birlikte eylem yaparken, Bakanlar Kurulu Disiplin Tüzüğü’nü geçirdi. Üzerinden bir buçuk ay geçtikten sonra bir hafta kaldı final sınavlarına. Bugün yarın Cuma ve haftaya Salı günü… Okul müdürü sınavların yapılması yönünde dayatma yaptı. Öğretmen de bu konuda eylem hakkını kullanacağını söyledi. Bunun üzerine bugün okulda kaos yaşandı. Müdür sınıfları kilitledi, açmadı, ders yapmaya çalışan öğretmenleri tehdit etti. Soruşturma açacağını falan söyledi. Öğretmenlerimiz bu konuyla ilgili bakanlığa iletmek üzere tutanak tuttu.”
“TÜZÜĞÜ GERİ ÇEKİN…”
KTOEÖS Başkanı Selma Eylem, Disiplin Tüzüğü’nün geri çekilmesinin ve öğretmenler ile öğrencilerin daha fazla huzursuz edilmemesi gerektiğini söyledi ve şöyle konuştu: “Şimdi orada bildiğiniz gibi iki öğrencimiz başı kapalı okula gelmişti. Bu iş evlere ziyaretler yapılarak organize ediliyor. Baba okulun kapısında bekliyor. Dolayısıyla bu konuda kararlılık devam ediyor. Bugün tüm öğrencilerin eğitim hakkı elinden alınmaya devam ediliyor. Az bir zaman kaldı sınavlar var, yapılması gereken bu Tüzükle ilgili geri adım atılmasıdır. Çocukların da öğretmenlerin de bu sıkıntılardan kurtulmamız gerekiyor.”
“HUKUKÇULARIMIZ TÜZÜĞÜN ANAYASA’YA AYKIRI OLDUĞU GÖRÜŞÜNDE”
“Bir diğer mesele yarın Anayasa Mahkemesi’nde duruşma vardır. Disiplin Tüzüğü ile ilgili biliyorsunuz dava açtık. 15 Mayıs sabah 09.00’da orada olacağız. Bekir Paşa Lisesi ve Lefkoşa Türk Lisesi grevde olacak. Örgütlerimiz de orada olacak, tüm halkımızı da davet ederiz. Duruşmayı izleyeceğiz, sonra basına açıklama yapacağız. Yani hem eylemsel boyutta hem de hukuki boyutta mücadelemiz devam ediyor. Anayasa Mahkemesi’nde bulunan Disiplin Tüzüğü ile ilgili hukukçularımız bunun Anayasa’ya aykırı olduğunu söylüyorlar. Dolayısıyla mahkemenin de bu yönde adım atmasını bekliyoruz.”
“KADINLARIN BAŞÖRTÜSÜYLE İLGİLİ DEĞİLDİR”
“Kız çocuklarımızın bedeni üzerinden ki özellikle bu ‘kız çocuklarının altını çizmek isterim. Çünkü bu konuda bir takım algılar yaratılmak üzere ifadeler kullanılıyor. Kızların, kadınların başörtüsü meselesine çekilmeye çalışılıyor. Hâlbuki öyle bir şey yok. Bildiğiniz gibi biz buna karşı değiliz. Her dinden, her milletten, her ırktan insanlarla bir arada yaşayan hoşgörülü bir toplumuz. Bizim uğraştığımız ne kadınların ne de kızların başörtüsüdür. Bizim mücadele verdiğimiz kız çocuklarının bedeni üzerinden böyle bir dayatma yapılmasıdır. Onları korumaya çalışıyoruz. Tüm toplum da bu konuda hassastır. Laik toplum, laik eğitim ve çocuklarımızla ilgilidir yaptığımız mücadele. Dolayısıyla bunu bir kez daha vurgulamakta yarar görüyorum.”
“AMAÇ SİYASAL İSLAM’IN ÜLKEYE SOKULMASIDIR”
“İrsen Küçük Orta Okulu’nda yaşanan başörtüsü krizinin ardından bahse konu öğrenci İlahiyat Koleji’ne geçmişti. Şuanda Bekir Paşa Lisesi’nde bir öğrenci başını kapatarak okula geliyor. Stratejik olduğunu düşünüyorum. Adım adım ilerleniyor. Eğitimdeki bu toplum mühendisliği meselesi şimdi başlamadı. Son zamanlarda dozu artırıldı. Okullara teker teker öğrencilerin kapatılarak gönderilmesinin stratejik olduğunu düşünürüm. Çünkü toplumdan tepki geldi. Biliyorsunuz on binler sokağa çıktı. Çünkü toplumumuz da kız çocukları üzerinden böyle bir dayatma yapılmasına toplumumuz çok hassastır. Laik yaşam biçimi, laik eğitim talebi var toplumun.”
